Priformis Sendromu Nedenleri ve Tedavi Yöntemleri
Piriformis kası kalçada derine yerleşmiş ve uyluğun dışa doğru dönmesini sağlayan kasımızdır. Bu kasın içerisinden siyatik sinir geçmektedir. Piriformis Sendromu ise bu kasın çeşitli nedenlerle siyatik sinir üzerine baskı yapmasıyla oluşan kas iskelet sistemi problemidir.
Piriformis Sendromu’nun iki çeşidi vardır. Birincil Piriformis Sendromu, anatomik varyasyondan yani kasın ve sinirin kişiden kişiye farklı konumlanmasında kaynaklı olarak görülür. Bu durum kişilerde %15 oranında görülür. İkincil Piriformis Sendromu ise; makro travma, mikro travma veya bölgesel kan dolaşımının azalmasıyla kasın spazma (kramp) girmesiyle oluşur. Görülme sıklığının %50’sinden fazlasını oluşturur.
Nedenleri arasında;
- Trafik kazası, düşme, kalçada ani bükülme gibi kasta hasara neden olabilecek durumlarda görülebilir,
- Priformis kasına, çok fazla egzersiz yapıldığında zarar verebileceği gibi uzun süreli hareketsizlik de zarar verir. Sert zeminlerde uzun süreli oturma, ağır nesneleri uzun süreli ve tekrarlı olarak kaldırmak, hamilelikte vücudun ağırlık merkezinin kayması sonucu gibi nedenlerde de görülebilir,
- Skolyoz, bacak boyu uzunluklarının farklı olması, daha önce geçirilen kalça ameliyatlarında da priformis sendromu görülebilir.
Piriformis Sendromu kadınlarda erkeklerden 6 kat daha fazla görülür. En sık görülen belirti kuyruk sokumu çevresi, kalça ve beldeki ağrıdır. Bununla birlikte hareketle geçen istirahatle artan ağrı, oturmada ağrı, yürümede sendeleme, bazı durumlarda ise ağrı uyluğun arkasına kadar yayılabilir. Piriformis sendromu olan kişiler bacak bacak üstüne atmada ve yokuş aşağı inmede ağrının arttığını tarif edebilirler. Bacak arkasında ve ayaklarda uyuşma-karıncalanma, yürümede zorluk gibi belirtileri sebebiyle de bel fıtığıyla karıştırılabilir.
Priformis sendromunun tedavisinde; elektroterapi, manuel terapi ve egzersizle birlikte planlayarak oluşturulan tedaviler izlenmelidir.
Elektroterapi ile aktif bir inflamasyon varlığının kontrol altına alınmasında destek alınırken, manuel terapi ve egzersizle tedavinin kalıcı olmasını sağlarız.
Yumuşak doku, kas ve eklem çevresinde dolaşımın artırılması ve gerginliklerin azaltılması prensipleri üzerine kurulu manuel terapi teknikleri piriformis sendromunda hızlı bir şekilde sonuç alınmasını sağlar.
Piriformis kasındaki spazmı manuel terapi ile gidermek dolaşımın yeniden sağlanmasını, kalça ve beldeki ağrının azalmasını sağlar. Tedavi programı çevre eklemlerin mobilizasyonu, deri altındaki bağ dokusunun gevşetilmesi, piriformis ve çevre kasları germe ve kuvvetlendirme egzersizlerini de içermelidir.
Germe egzersizleri ile kalça, bacak ve bel çevresinde kaslar rahatlatılırken, yük altında doğru kasılması ve spazma girmemesi için kuvvetlendirme egzersizleri ile ağrısız yaşamın sürekliliği hedeflenir.
Erken dönemde tedaviye alınan ve egzersizleri düzenli yapan kişilerde 1-3 hafta içerisinde belirtiler ortadan kalkar.
Priformis sendromu olan hastalara önerilerimiz;
- Uzun süre oturmaktan kaçının. Mesleğiniz oturmayı gerektiriyorsa her saat başı birkaç dakika mola verip dolaşın.
- Düzenli egzersiz ve kısa süreli yürüyüşler yapın.
- Herhangi bir fiziksel aktiviteden öncesinde ve sonrasında 5-10 dakika germe ve ısınma egzersizleri yapın.
- Ağrıyı artıran fiziksel aktivitelerden uzak durun.
Ağrılarınız devam ediyorsa kronik döneme geçmeden önce ve bel fıtığından ayırmak için mutlaka bir fizik tedavi merkezine danışmayı ihmal etmeyin. İletişim formundan bize ulaşabilirsiniz.
Sağlıklı Günler Dileriz.
Natal Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Merkezi
Parkinson Hastalığında Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon
Parkinson hastalığı, beyinde dopamin salgılayan hücrelerin hasarı sonucu ortaya çıkan bir sinir sistemi hastalığıdır. Fakat bu hasarın neden ortaya çıktığı henüz tam olarak bilinmemektedir. Daha çok orta ve ileri yaşlarda görülür. Parkinson, yavaş ve sinsi seyreden bir hastalıktır.
Hastalığın Tedavisi; İlaç tedavisi, Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon ile Cerrahi tedavi olmak üzere 3 ana başlık altında toplanabilir.
Parkinson hastalığında Fizik Tedavi ve Rehabilitasyonunun temel amacı hastalık sonrası oluşan özrü ortadan kaldırmak ya da özrü en az düzeye indirmektir. Hastanın günlük yaşam aktivitelerinde bağımsızlığını kazanması, yaşam kalitesinin ve fonksiyonelliğinin arttırılması amaçlanmalıdır.
Parkinson Hastalığında En Sık Görülen Belirtiler; ellerde titreme, kas ve eklemlerde sertlikler (dişli-çark belirtisi), hareketlerde yavaşlama, yürüyüş bozuklukları, donma fenomeni, mırıldanır tarzda konuşma, maske yüz, öne eğik duruş pozisyonudur.
Fizik Tedavi ve Rehabilitasyonda Parkinson Hastalığının Değerlendirilmesi: Normal eklem hareketlerinin değerlendirilmesi, solunumun değerlendirilmesi, kas ve eklem sertliklerinin değerlendirilmesi (rijidite), hastanın duruş şekli (postürü), kas kısalıkları ve kuvveti, bağımsızlık seviyesi, yürüyüş ve denge değerlendirmesi ve fonksiyonel değerlendirme testleri uygulanarak hastanın genel durumu hakkında geniş bilgiler elde edilir.
Bu değerlendirmeler ışığında hastanın eklem ve kas sertlikleri varsa manuel tedavi teknikleri ve mobilizasyon teknikleri ile hastanın şikayetleri azaltılabilir, yürüyüş eğitimi ile yürüyüş düzeltilebilir, ağrısı varsa elektroterapi ajanları ile ağrıları azaltılabilir, denge ve koordinasyon geliştirilerek hastanın sık düşmesi önlenebilir, titremeler azaltılabilir, dirençli egzersizlerle kas kuvveti arttırılabilir, düzgün duruş postürü kazanılabilir, solunum egzersizleri ile solunum derinliği arttırılarak yorgunlukla mücadele edilebilir, bu uygulamalar doğrultusunda hastanın maksimum bağımsızlığı arttırılabilir ve korunabilir.
Fizik Tedavi ve Rehabilitasyonda Parkinsonun çok yönlü değerlendirilmesi sonucunda hastanın şikayetleri de göz önünde bulundurularak uygun tedavi şekli belirlenir. Hastanın günlük yaşamındaki, meslek yaşamındaki ve sosyal yaşantısındaki şikayetleri doğrultusunda bu alanlarda da gerekli düzenlemeler ve önerilerde bulunarak hastanın yaşam kalitesi maksimum düzeye çıkartılır.