Sırt Ağrısı, Sırt Ağrısının Nedenleri ve Tedavisi
Bildiğiniz gibi bizim konumuz kas iskelet sorunları ve ağrıları. Çok yaygın olan sırt ağrılarının mesleğe ilk başladığımız zamanlarda ortalama görülme yaşı 40 civarı iken günümüzde lise çağı çocuklarına kadar şikayetler maalesef inmekte. Hayatımız tamamen değişti ve bu değişime direnç gösterme ve adapte olmakla birlikte yeni koşulların meydana getirdiği veya getireceği sağlık sorunlarına karşı önlemlerimiz almak zorundayız.
Sırt ağrıları Covid-19 un yaygın bir semptomu olmakla birlikte çok çeşitli nedenlerden kaynaklanmaktadır. Omurgadaki fizyolojik eğrilikte bir bozulma olması ( lordoz ve kifozda artma ya da azalma), omurgadaki dejeneratif değişiklikler, sırt fıtıkları, mide bağırsak gastrointestinal sistem bozuklukları, akciğerlerdeki yapısal veya inflamatuar sorunlar, ergonomik koşullardan kaynaklı postüral sorunlar, duruş bozuklukları, yanlış ayakkabı seçimi, psikosomatik kas ağrıları, yorgunluk, uykusuzluk, yanlış yatak seçimi, uzun süreli bilgisayar, telefon, tablet kullanımı, omurgadaki tümör gibi çok farklı sistemlerin etkilenmeleri sonucu sırt ağrıları görülebilir. Tabi ki altta yatan asıl sebebe göre ağrının tipi, şekli, yeri, süresi, herhangi bir nedenle artıp azalması gibi değişiklikler görüleceği gibi diğer semptomlarda da farklılıkları gözlemleriz.
Kliniğimize gelen sırt ağrılı misafirlerimiz daha çok; sanki sırtımda bir nokta bıçakla oyuluyormuş gibi, bıçak saplanır gibi, ağır bir yük varmış gibi, benim dik durmama mani oluyormuş gibi, sırtımda rüzgar esiyormuş gibi, bir nokta var canımı alıyor gibi söylemler ile şikayetlerini tanımlarlar.
Ftr kliniklerine geldiklerinde çoktan dahiliye, kalp hastalıkları uzmanları, ortopedi ve hatta beyin cerrahisi uzmanlarına görünmüş eğer altta yatan sistemik başka bir sorunun olmadığı kanaati gelişmişse çoğu zaman ağrı kesiciler ve basit öneriler ile hastalar kendi başlarına çözüm ararlar ve en nihayetinde eğer şikayetler geçmiyorsa ki bu çoğu zaman haftalar hatta ayları almaktadır en sonunda ftr kliniklerine gelmektedirler.
Sırt ağrılı hastaların değerlendirilme ve tedavi programlarının planlama süreci nasıl olmalıdır?
Her şeyden önce misafirin çok detaylı bir hikâyesini dinlemek önemlidir. Şikayetler ne zaman başladı, hangi semptomlar görülmekte, gün içinde hangi saatlerde şikayetler artmakta, ağrıyı etkileyen başka etmenler var mıdır, nelerdir, sıcak soğuktan etkilenim var mı, hangi laboratuvar ve radyolojik tetkikleri var, kadın ise menopoza girdi mi, kemik erimesi var mı, çalışma koşulları neler, devamlı kullandığı ilaç var mı, uyku durumu nasıl gibi detaylı bir anamnez alınır. Arkasından sistemik rahatsızlıkları sorgulanır örneğin diyabeti var mı, kalp hastalıkları var mı, pulponer şikâyeti var mı, covid-19 pozitif durumu gibi. Üçüncü aşama detaylı fizik muayenedir. Burada çok kıymetli olan misafirin mutlaka sadece iç çamaşırları ile kalması ve mutlaka ciddi bir postür analizinin yapılması çok kıymetlidir aksi takdirde hiçbir şekilde sırt ağrısı ile başvuran misafirimizin doğru fizyoterapi programını düzenleyemeyiz. Çünkü ayak muayenesinden, omurga şekil bozuklukları, kas tutulumları, tetik noktalar, blokajlar, fibrozit dokular, fasial distorsiyon bulguları, kadınlarda büyük meme kaynaklı sırtta aşırı yüke bağlı kaslarda gerginlik gibi detaylı postür analizi sırt şikayetleri olan misafirlerimiz için olmazsa olmazımızdır.
Tedavi programı rahatlıkla anlaşılacağı gibi yukarıdaki hangi sorunların varlığı ile tespit sonrası karar verilecek konudur. Bazı durumlarda kesinlikle multidisipliner yaklaşım gereklidir. Yani birden çok uzmanın varlığı ile tedavi planlanırken özellikle fizik tedavi ve rehabilitasyon kliniğimizde sırt ağrısı tedavisinde şikayeti başlatan etmenleri ortadan kaldırmayı hedefleriz. Örneğin doğru ergonomik masa sandalye kullanımı, çalışma koşullarının düzeltilmesi, beslenme unsurlarının mutlaka iyileştirilmesi, elektroterapötik ajanlardan faydalanarak dolanımın artırılması, manuel terapi ile blokajların çözülmesi, egzersizler ile kaslarda gevşeme ya da kuvvetlenme sağlanması, postürün iyileştirilmesi, solunum egzersizleri ile gevşeme eğitimi ve uykuya destek sağlanması şeklinde elimizde çokça alet çantamız bulunmaktadır.
Kliniğimizde genel prensip misafirimizin ağrı ile mücadele sürecinde onu her açıdan desteklemek ve şifanın kendisinde olduğuna ayna olmaktır. Çok gerekli durumlarda ağrı kesiciler ve kas gevşeticilerden elbette faydalanmaktayız ancak mümkün olduğunca ilaçlardan bağımsız yoğun manuel terapi, egzersiz ve elektroterapötik yöntemleri tercih etmekteyiz.
Son olarak sırt ağrıları çekiyor iseniz özellikle söylemek istediğim mutlaka kendinizi sıcak tutacak yumuşak hafif bir yelek edinmek, akşam uyumadan önce yere 5 dk. sırtüstü uzanmak, derin solunum yapmak, bıçak saplanır gibi olan yerlere ıslak bez yardımı ile 15 dk. soğuk kompresler yapmak ve bir haftayı geçen ağrılı durumlarda mutlaka uzmana görünmek özellikle fizik tedavi merkezlerine başvurmanızı önermek isterim.
Ağrıları hafife almayın, ağrılarınız ile yaşamak zorunda değilsiniz.
Sağlıklı günler dileriz.
Origene ile problemleri çözme
Sağlıklıysanız bir çok dileğimiz mevcuttur. Ancak sağlıklı değil iseniz bir dileğimiz oluşur. Bu da eğer sırt ağrınız var ise kişilerin tek bir açık dileği vardır. Origene bu dileğe yardımcı olmaktadır. Öncelikle etkili ve güvenli bir tedavi ile semptomlara değil sırt ağrısının nedenlerine odaklanmalısınız. Birebir fizyoterapistinizin size özelleştireceği şekilde şikayetlerinizi tamamen düzenlemek için uyarlanmış Origene cihazı ile tanışmanız gerekmektedir. Hollanda da 100’e yakın fizik tedavi merkezinde kullanılan Origene cihazı Türkiye’de sadece NATAL‘da bulunmaktadır.
Origene; omurga kaslarını güçlendirme ve omurlar arasındaki eklem mobilitesini arttırmak amacıyla kullanılan önemli bir cihazdır. Derin ve yüzeydeki tüm kasları fonksiyonel ve bir bütün olarak dirençli çalıştırma imkanı sağlamaktadır. Sonuç olarak da kasların, fasianın ve bağların orijinal boyuna doğru uzamasına ve aynı zamanda güçlenmesine yardımcı olur. Bu sonuç gövdenin yer çekimine karşı kolay, uzun süreli ve dik durmasını sağlar.
Origene, diğer taraftan esnekliği ve kuvvetti artmış olan bağ doku ve kemik yapıların üzerindeki stresin azalmasına olanak sağlayarak eklem hareket kapasiteni doğrudan etkiler ve arttırır. Gövdenin fleksiyonu(öne eğilme) – ekstansiyonu(geriye eğilme) hareketinin tekrarlı olarak ilerlemesi omurlar arasındaki eklemlerin ve ilgili yapıların(disk’in) kan dolaşımının artmasını sağlayarak beslenmesine büyük katkıda bulunur. Mükemmel bir organizasyon olan omurgamızın yapı taşlarının iyi beslenmesi günümüz yaşam koşullarının kaçınılmaz bir sonucu olarak karşımıza çıkan bel, boyun ve sırt ağrılarına karşı bizi korumakla birlikte tedavilerinde de büyük yardımcı olmaktadır.
Görüntü itibari ile bir spor aletine benzemesine rağmen terapi esnasında cihaz tamamen alt gövde yani bacaklar ve pelvisi (kalçayı) sabitler. Bu şekilde sadece sırt gerilme hareketi eğitilir. Ek olarak fizyoterapist terapi sırasında yükü bireye özgü olarak ayarlayabilir. Terapi terapistin hepsi etkileşimde bulunan 8 farklı kompenenti kullanabileceği şekilde düzenlenmiştir.
Başka bir tedavi cihazının bu olasılığı yoktur. Cihaz bunun için 2 önemli özelliği birleştiriyor.
- Bacakların ve kalçaların ek hareketlerini yapmayı imkansız hale getirerek alt sırtın gerilme hareketi tamamen izole hale getirilmiş oluyor. Buda egzersiz esnasında alt gövdemizi kullanarak hareketi kompanse ederek yapmamıza engel olur. Bununla beraber aktif olarak bir sırt hareketini tamamlamış oluruz.
- Origene tarafından uygulanan eğitim yükünün doğası hastanın bireysel yeteneklerine ve sınırlamalarına tamamen uyarlanabilir. Başka bir değişle hasta kendi kişisel durumuna göre en uygun direnç ile tüm hareket (ROM) boyunca sırtını hareket ettirir ve eğitir. Böylece Cihaz tüm ROM üzerinde izotonik bir yük (İlgili kasların eşit bir şekilde gerginliği ) sağlar. Bu yük sayesinde giderek kuvveti artan sağlıklı bir omurga ile sırta sahip olabilirsiniz.
Origene kullanmak çok az zaman gerektirir. Haftada sadece bir kez 20 dakika yeterli olmaktadır. Kronik şikayetler için yaklaşık 10 haftalık bir başlangıç tedavisi gerekmektedir. Haftada bir gününüzü ayırarak iç organlarımıza askı görevi gören omurganızın daha sağlıklı olmasına yardımcı olup bedeninize bir iyilik yaparken, dik durmanın verdiği mutluluk ile de ruhunuza bir iyilik sunmuş olursunuz.
İyilik dolu sağlıklı günler..